- 11. sokak lambası
Saat gece on ikiye on kala. Her gün geçtiğim sokaktan evime doğru yürüyorum. Karanlığın bütünlüğünü bozan sokak lambalarıyla selamlaşıyorum. Rüzgarın yapraklarla dans edişini izliyorum. Bir dinginlik var ruhumda, geçsin istemeyeceğim türden. Huzur verici bir dinginlik. Birkaç sokak kaldı evime. Gülümseyerek elimde kahvemle koltuğuma kurulacağım anın hayalini kuruyorum. Cebimde ki paketten çıkardığım sigarayı titrek dudaklarımın arasına tutuşturuyorum. Sigaramdan derin bir nefes çekiyorum. Az da olsa rahatlamamla yürümem gerektiği aklıma geliyor. Evime doğru adımlamaya başlıyor ayaklarım. Bir, iki, üç.. Tek tek sayarak geçiyorum sokak lambalarının önünden. Az kaldı… “Az kaldı…” diyip duruyorum kendi kendime. 11. sokak lambasındayım. Tekrar başlayan yağmur yüzümü ıslatıyor. İçim titriyor. Kalbim sıkışıyor. Bomboş sokakta küçüldükçe küçülüyor benliğim. İstemsiz hareket ediyorum. Ardı ardına adımlar atıyor ayaklarım, en küçük sesi duyuyor kulaklarım. Ruhum kaçıp gitme derdine düşüyor. . Her şeyin bittiğini hissediyorum. Başlamamış olan anlarım bile son buluyor. Tüm korkularımı yaşıyorum o an. Kaybediyorum.. Kaybettiğim yetse ya bir de vazgeçiliyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder
yorum